GAMA IŞINI
gökkuşağının kırılma noktasındayız!
kanatlarımızın bir kır çiçeğinin zamansız solası yÜzümüzde!
artık daha da belirgin, beyaz perdeye düşen
bakir düş; daha da dokunulası işte, daha da imkansız!
göz altlarında çok köz birikmesinde sabahın
yani gökkuşağının yedi göbek yasında;
neşter sırçalar yağmalarken toprağı,
daha da yıpratacak deydiği yerleri mat tüylerimiz!
ve devasa kozmik prizma!
ağzının kokması renklerin! renklerde temelsiz bir başkaldırı!
bir yapraklık esintide rakıya düşen kristal rakkas:
yenilginin ramağında duran abes his, salgın histeri!
emeklemeye damlarken buruk teri beklemenin
aniden bentlerinden taşan bir burjuvazi gurur:
kalp ovası, dil platosu, us ülkesi!
belleğin hararetini imlemesinde bütün hipnoz seanslarının
bir gözyaşı gölÜ birikir ipek tene: anı anı darmtılan söz!
kırılgan rakkaslardan kotarılmış parçalı bir gökkuşağıyken ufuk
nanik yapan dev bir dikit yürür yerin aortunda: yontulası taş!
yürÜmek önÜne bakmaz, yÜrümek takılır, ayağı burkulur yürümenin!
artık daha da parlaktır, beyaz perdeye gerilen
orospu mazi; daha da öldÜrülesi işte, daha da kaltak!
İmlasız, Mayıs-Haziran 2004