sus
gözlerim takıldıkça gözlerine
toplayıp kucağıma ezgileri
alıp başımı yıldızlara kaçardım
tutunup eteğine gecenin
susardım, çığlıklarım yüreğimde çınlardı
çığlaştıkça içimdeki boşluk
yığınlaşırdı masamda günlük üzünçler
taşıdıkça artan bir acıyı
her dönemeçte çoğalttığım
kuntlaşan evrensel kızgınlığımdı
umarsız günlere birikiyor ayrılık
duygularda usanç büyüyor
bedevi obalarının gezgini avuntular
sinsice mevsimlere acıyı tütsülüyor
nasıl betiınlenir yanılgılı dirimim
bir Urartu sessizliği
zemheride nar çiçeği açtıran
sus, varsın yıldırımlar düşsün yüreğime
yağmurlar yağsın özlemlerime dört mevsim
kaçarım tutunup gecenin eteğine
avunmam artık takılıp gözlerine
akşamdı güncemde rüzgâr, sayfa 29