KIRIK BEYAZ
Yakanda evlat terazisi doldu boşaldı
Kocamandın, bir uçuktun dudağında toplumun
Sağır bir sokak mı doğurmuştu seni de
Kundağı hiçten biçilmişlerdensin
Us lekesi; göbek kordonu, gen haritası
Göğünde aşk sektirilen ruh bahçesi
Onda şimdi uzun bir yara geleneği
Kokulu tütünleri alıştırıp ateşe
Sızlanınca kırık lehçeler sustu
Üşüyen bir yalnızın kan değmez gölgesine
Uykusunun dallarında ötse de
Baykuş renginde acı bir ülke,
Karnına gecenin gölgesi değer
Umarları düş kalıbında soğurdu
Yolkesen hatıralar geçidi vakit..
Yanlışın gölgesi böyle mi susar
Herkes kendi doğrusuna zaaf,
Ve hayat azarlanmışsa başta
Bu yüzden de seyrelirdi varlığın
Hışırtılı telaşla
Orada ellerin terlerdi birbirine
Akşamın düğmesi kırık beyaza dikilir
Gizli yara kanardı
Kiralık gelinliğine.
Dize, haziran 2007