Saksafon Temayülleri
dokuma halılara dürülünce masum cesetler
dokunur bir el omzuna birden irkilirsin: zombi
gözleri aslında içi su dolu bir sürahidir
boşalır usulca fil adamın hortumuyla
küçük fahişelere saksafon çaldıran bir pezo
kapı ağzında bağırır: hadi geç! hadi geç!
istediğin pozisyonu seç
seçemezsin; bildiğin tek pozisyon misyoner
o da misyonunu unutmuş ezberci bir ekâbir
bırak dokuma halılar bildiğini dokusun
dokununca dudaklar: sen artık paradokssun
küçük fahişe ağızlarında büyüdükçe kayboluyorsun
bir var bir yoksun; benim en olmadık temâyülüm
saksafon kuşu’m
yine uçuyorsun alto saksafonda-adın: charlie parker
parke taşlarına basarak çıkacaksın yüksek kaldırıma
serilince dokuma halılar dokunur bir el omzuna
bakmadan bilirsin zombidir gözleri aslında
içi su dolu bir sürahidir kırılır usulca
13.ten’90/lausanné