İSTANBUL
bilincin uluyor bağrın yaralı
sırtında hançerin her bir türlüsü
azgın açık kanıyorsun
ne çok bana benziyorsun
herkes seni bir yanından
benzetmeye uğraşıyor kendine
sen nerenle gülüyorsun
ne çok bana benziyorsun
ne çok bana benziyorsun istanbul
bin bir renge kucak açan
yavan kafalar kurbanı
her türlü söyleniyorsun
ne çok bana benziyorsun
gecelerin hacıyatmaz
gündüzlerin deli dana
tembellikten çürüyorsun
ne çok bana beziyorsun
ne çok bana benziyorsun istanbul
kırılan dökülen sensin
kargaların gagaları gözlerin
sözde kırıp döküyorsun
ne çok bana benziyorsun
sureti sularda narsist
nergis nergis gülmek için
destan zaman kolluyorsun
ne çok bana benziyorsun
ne çok bana benziyorsun istanbul
sevdiklerini sananlar
sana mersiye düzüyor
sen şiiri yaşıyorsun
ne çok bana benziyorsun
"gel !" diyen mevlana gelsin
görsün sana gelenleri
ne gönüller çekiyorsun
ne çok bana benziyorsun
ne çok bana benziyorsun istanbul
her yerlisin hep yerlisin
ömrün bilir koygun derinliğini
öfkenin yedi rengi’nde
koca yürek taşıyorsun
ne çok bana benziyorsun ıstanbul