RÜZGÂRDA TÜY
O eski şiirin üzerinde uyukluyorum : tozda
herkesin tutturamadığı ani bir mutluluk
vardır nasılsa; ıskalanmış güneşlerden öte
ıskarta düş, kararan nemli krallık, sur ve sır...
vurulmadan düşmüş, toprakta turna ecelli
gökkuşağının yaşlandırdığı bir mutluluk
vardır nasılsa, kanatların zamanla silindiği
uçmak mıydı, uçtuğunu sanmak mı haz...
öyle geçti hayret, geçen kösnül çığlıklarca
herkesin yanıldığı, yenildiği bir mutluluk
vardır nasılsa, anılarda savruk, eski şiir o
incinmeleri nefeste tortul yangı; sanık dün...
rüzgâra tüy ekmenin rehaveti; amorti ölüm.