RETORİK
Yakındı, hanımeli kokuyordu Bursa’da zaman...
ne kaldı şimdiye, mavi ipek az önceden; hiç
gitti günbatımı, turuncu da bitti, çivit de
kırmızı-siyah tarlaları göğün, soğudu elası
birleşti... sevişip, iç içe ebru hüzünler...
perde mi kış hazırlığı göğün; sahne eşiğince
kuş sürüleri yumak yumak umut şenliği
oyun dışına itilmiş bir ömür atlası herkese
zaman çalımını atıyor; kesiklerle, kırıklarla
avuntu değil ham anılar, az önceden inci
gitti ikindi ve akşam ufku, siyah da yalan...
yansı erirmiş, bitti saydam birikintiler
bulutları örttü, çamura döndü gece krallığı
demiştik, anı olsun diye paylaşılmaz onca
paylaşılanlar ki ışığı dürter, otacı ışığı
kaldık, sussa da yaralar, kanadık an’da çil
gitti kuşlar artık, uçurtmalar da karardı
meğer gümüş katkılıymış, Bursa’da zaman harcı.