YEŞİL GÖZLER ÇİÇEĞİ
üç gece üç gündüz gibi geçti ömrümden üç sene
çivi di kasrın kurnalarında yüzdürdüğüm bronz gemilerim
çıktılar aşkın o derin yeşil gözler seferine;
ve yeniden doğdu şiirin yüzünde o hükümsüz kimliğım...
Ye yeniden şekillendi şerbetini susamışçasına içtiğimiz yaşam!
en savruk en heder yanımla yanındayım
hicazkar günlerin ardından,
haber saldım türküler söylemesi için ağustos böceğine;
tut ki sevinç içre bir avuç ağlasam!
-ey can ne gelır elden?
nâçar düşmüş kalbimle paylaş kalbini
sonsuz bir şehir olmak istiyorsa bir kasaba!
Budala, Mayıs-Haziran-Temmuz 2004