yangı
ayaklarımız hangi köşe başında
gölgesinde hangi bulutu beklettik de ayaküstü
kuru bir devede toplandık
ağızlar kalabalık kulak kimsesiz
yüz bulmadığımız kayıp kıta uzaklarda
elleri vardı suyun tuzunu kızdırdığı gemide kalan
mertliğin oturan kayalıklarda sallanan kolları
doldu cerahat dizkapaklarına akşamın
gene evler gene evler gene evler…
bunca yangı tetikte
üstümüze başımıza dağılacak gece
gıcırdayan yatak kösnül kapı
ezeli zelzeleden sızan ince yarıklara
çak kavlı kalın yorumları
hepsi hepsi bir orman yangınında
bir ağacın yakın bulunması