Ahmet ADA - KANTO IX
Acının yaşı yoktur, biliyorum
Çağımıza özgü acı kökü tattım
Köksüzlükten geliyorum, yitirdim çok eski
Arkadaşlarımı, ölü gölgelerden geliyorum
Ölü taşlardan güneşin kayurduğu
Sonsuz nesnelere dokunuyorum, kısık
Bir sesle 'ne işe yarar gelenek? diye
Soruyorum. Oraya buraya
Acı kökler bıra kıyorlar, köşe
Başbrını tutuyor1ar, anlıyorum
Acısından leylak fışkıran biri mi öldü
Bir martı mı öldü Ey benim delikanlılığıml
Hüzünler içinden geliyorum, dönencelerden
"Ne iyi olurdu ölünce de okunmak"
Kırık taşlar kuş uçuşları istemiyorum
Uzak durun benden, uzak durun her
Kimseniz! Ben yalın sözcüklerde buhmıyorum
Bubmıyorum sonsuzluk denizini
Beni aramayın ne kırık taşta ne su sesinde
Köksüz bir ağaçtan geliyorum, göveriyorum
Ölü gölgede. Derin sessizlikte tek başıma
Sınırsız sözcükler denizini arıyorum.
(Eski Broy – 49 /Ocak-Şubat-Mart)
|