Halim ŞAFAK, 1962 - YAZLA GÜZ ARASI NE KADAR KISA
YAZLA GÜZ ARASI NE KADAR KISA
babamın ömrü yazla güz arası ne kadar kısa
yolculuktu ben ondan neyi öğrendim hayat
ayrılık taşıdı mezarlarına ne yaptıysam
bırakmadı uzun bir adam içimde boylu
boyunca yattı durdu kimse ilk aşkını
bilmez sonuncusunu annemin gözleri akşam
bıyıklan sararmış yapraklara benzer düştü
düşecek kime sorsanız giritli recep
biraz önce sokaktan eğilerek geçip gitmiştir
elleri cebinde bir şey arar gibi yazlık sinema
önlerinde kuyrukta 'dağlar şahini' 'yalnız efe'
dört çocuk bir kaclın up uzun odada bekler
durur gemici fenerinin fersiz şavkında soluklarını
tutar ve ardından bir bardak rakı usulca
dökülür odanın orta yerine babam
o elleri yüzünden esmer yazla
güz arasında yaşadı ne kadar kısa
ve kendi kendine aynı soruyu sordu
neden insan hep yalnızlığını bırakır arkasında
ağaçların yaprakları dökülür güz geldiğinde
çürür birdenbire dünyanın gözü önünde
dedi: en iyisi yaşamdan bitirmek ömrü güzle!
Kendini Kanatan, İdil y.
Halim ŞAFAK
|