Altay Ömer ERDOĞAN, 1970 - SÜTLİMAN
iki üç şiirin elinden tutsam gökyüzü benim olurdu
kuytu köşeleri okurdu zamansız gözleriyle telaş ansızın bir gölge küserdi sahibine asla dönülmemeli yolun yarısından derdi usta derdi yarın yağacak avuç açmak geçmiş ye gelecek arasında dilsiz ağrılara çare ummak.
iki üç şiirin elinden tutsam ağaç benim olurdu
güneşler çağırırdı anne özlemiyle çocuklar yıkıntılar arasından sabır aşırıp doğan güne yaşam kuran tümcelere yeni sözcükler eklerdi büyük şakaların yakasına yapıştığı bir aşkın tam ortasında eksik sayılırdı yaşadığı.
iki üç şiirin elinden tutsam deniz benim olurdu
ölüm bile bir uzun hava gibi yayılırdı havaya suç tanımsız kalırdı cezanın boynu bükülürken konuşurken uzak limanlar düşünebilirdik kağıttan kayıklara bindirirdik boyundan büyük işlerimizi gördüğümüz ilk ıssız adada indirirdik.
iki üç şiirin elinden tutsam toprak benim olurdu
çiçek kıtlığında zamanın paryalarıydık oysa kırık bardaklara susuzluk doldurup uzatan nasılsa kana doymuyor kaynayan kazan şimdi bir parantez açıp bu aşkı dinlendirmeli ağrılarımızı başka baharlar taşıyarak seğiren gözleri bilinçlendirmeli.
iki üç şiirin elinden tutsam dünya benim olurdu
iklimler heveslenirdi alfabenin uzak harflerine gemiler de uğrar dı artık son bulurdu yalnızlık iyileşirdi şark çıbanları derin uykulardan kalkıp karşında görmek istediğin gibi unuttuğun yüzleri bir sabah ansızın kıyıya vuran serseri dalga gibi çıplak ayaklarına yolculuk sözleri.
Varlık / Şubat 2004
|