29- Cem KURTULUŞ (1985)- KENDİMİ DUYARAK TASVİR ETTİM
Cem Kurtuluş’la Efe Murat’ı birlikte anmak zorundayım. Neden derseniz, ikisi de İstanbullu, ikisi de Robert Kolejli, ikisi de çok genç, ikisi de “Madde” manifestosunun deklare edicisi… Yok.. yok.. böyle olmayacak! İşin içinden çıkamayacağım!
En doğrusu anlatmak: “Robert Kolej’de okuyor. Şiirleri Oda, Adam Sanat, Ücra, Başka, Heves, Şarapya dergilerinde yayımlandı. İngilizce şiirleriyle Virginia Üniversitesi 2004 Şiir Ödülleri’nde birinci oldu.”
Bana göre “Madde” manifestosu İkinci Yeni’nin tamamla- yıcısı… Kem küm etmenin anlamı yok!
KENDİMİ DUYARAK TASVİR ETTİM
konuşmak için duyduklarımı unutmam gerekti
ve en güzel söz duyduklarıma karışan gürültüler
sana seslenmek için bisiklet selesinde
mızıkayla bir yokuş çizdim ya da
bir tabure tasvirine yaslayıp çizgilerimi
sesimin dinleyenlerden dönmesini bekledim
beraberinde bir sessizlik ki yine içimden geldiler
sokağa çıktığımda bir de böceklerle yürüdüm
kaldırımdan sonra adım atan bir bendim
konuştukça asfaltlar çizdim magmalar, çamurlu
duyduğumda oysa perdeyi örten ellerden biri olmuştum bile
sonra kanepede uzadım
divanda da uzanmışlığım vardı elbet
ve divanda uzanan herkes bir konuşma derdine düşermiş
konuştukça biraz da unutulur sözler
ben ki kendini tasvirinden dinleyen
divandan doğrulduğumda bir başka koltukta da bulundum
beraberimde bir sessizlik ki yine içimden geldiler
işte en son o divanda bir çiçek kadar üflemiştin uzun
ve hep ağzına karşı bir kaldırımda bacak bacak üstüne attım
oysa bacağımı çizmek için kendimi senden dinledim bir de
soluğun yanaklarıma doldu sesler derimin türbanları
içimden gelen bir sessizlik ki, bu tasvir bir dilsiz ben
(Heves VIII / Ekim 2005)
Cem KURTULUŞ
|