Şiir akademisi logo
Şairler Şiirler menü Öyküler
Fakir Baykurt Öykü Yarışması - Sarıyer Belediyesi Fakir Baykurt Öykü Yarışması sonuçlandı - Tanpınar Şiir Yarışması’nda Sonuçlar Açıklandı - 9. Aşık Mahzuni Şerif Beste Yarışması başlıyor - Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü 2017 - Bornova Belediyesi Şiir Yarışması - GİO 2017 Roman Ödülü - Sunullah Arısoy 2017 Şiir Ödülü Hüseyin Atabaş’ın - Gençlerden Atatürk'e Mektup Yarışması - "Attila İlhan Edebiyat Ödülleri" başvuruları başladı -

Ahmet OKTAY

Daha Küçük Yazı Tipi Daha Büyük Yazı Tipi

Sayfada Gördümdü Kendimi

Hızla tenhalaştı akşamlar,
kahkahalar da azaldı sofrada:
işitiliyor, dinmedi yıllardır
ilerleyen bataklığın sesi
Daha dün alınmıştı tozu bilgisayarın
oysa gördüğüm ekran simsiyah,
okunmuyor klavyenin harfleri de,
her tuş önümde bir uçurum.

Harflerden, sözcüklerden medet
umudum bunca yıl Kerterizlerim
altın ve gümüş kakmalı pusulalarım.
Sandım ki seçersem doğru harfi
açılacak Süleyman'ın kuşlar dili,
sandım ki doğru sözcüğü bulursam
aydınlanacak içinde yittiğim
kristal labirentteki güzergah.
Var mıydı tutacağım bir yön,
Bulacağım doğru ve düz bir yol?
Bilemedim. Geliyor ve gidiyor insan.

Aşk mektuplarını yazardım arkadaşlarımın,
Zümrütsü zamanlar: Paylaşılırdı zebani ve melek.
Goethe'den Kerime Nadir'e, Shakespeare'den
Pitigrilli'ye ne çok metin kat ettim
Bir afyonkeş tutkusuyla! Dolaştım
Üç beş yıl evden eve, odadan odaya.
Bedenlerden bedenlere

Farklı kadınlara mı yazıyordum,
Bir tek imge - kadın mıydı
beni coşturan? Sevmiş miydim yoksa
onları farkına varmadan?
Sarıldıkları gövdedeki kor
ve yabanıl kösnü benimdi. Benimdi
düşlerinde özenir kıldığım şehvet
Benimle de yattı bilmeden hepsi! Masum
günahlar Meltemsi dokunuşu
Özlemin ve suçun. Evlenenler
oldu içlerinde, öptüm
gelin ve güveyi nikahta:
Hasret ve arzu var mıydı içimde?
bilmiyorum. Öfke ve nefret
yeşermiş miydi onların içinde?

Aşk mektupları ilk gençliğin! Talan
ediyordum okuduğum her yazarı. Hırsla
ve hoyratça! Kadınları mı kandırmaktı
amacım, yazıyı öğrenmek mi?
Ele geçirmişti beni! Yazının Cini,
Öğrendim saçlarım dökülürken
para gibiydi yazının cini de:
dönüştürüyordu niteliği niceliğe
güzelliği çirkinliğe.

Mürekkebin kuruduğu ilk sayfada
gördümdü kendimi: Yitik bir suret,
kapının önündeki kararsız
çekingen bir ayak sesi; kederli
cenazelerde bulunmuş. Dayı
Kızımındı sonuncusu. Üç beş
kişilik cemaat taşıdı arabaya
tülbentli tabutunu ve geçerek
çamurlu yoldan kabrine.
Gidemedim mi gitmedim mi mezarlığa?

Hem kendisi hem başkası herkes;
Uzam ve zamana kilitli taş
Muska ve mühür. Soru ve yanıt.
Sonsuza dek yürümeye yargılı
Yahudi miyim ben? İlk yazdığım
satırdan beri. O'yum belki de.

Ama hangi yöne doğru gitti Ahesverus
toplama kamplarının içinden.

Ahmet Oktay
Milliyet Sanat Dergisi 15 Ağustos 2000 sayısı

 
Şiirakademisi ticari amaç gütmediği için ürünlere telif hakkı ödemez. Ürünlerin telif hakkı yazarına aittir.
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası uyarınca, ürünler site yönetiminden ve yazarından izinsiz kullanılamaz.  
Bebek Giyim - Toptan Oyuncak - web tasarım
Şiir Akademisi - Ana Sayfa