Sayfada Gördümdü Kendimi
Hızla tenhalaştı akşamlar,
kahkahalar da azaldı sofrada:
işitiliyor, dinmedi yıllardır
ilerleyen bataklığın sesi
Daha dün alınmıştı tozu bilgisayarın
oysa gördüğüm ekran simsiyah,
okunmuyor klavyenin harfleri de,
her tuş önümde bir uçurum.
Harflerden, sözcüklerden medet
umudum bunca yıl Kerterizlerim
altın ve gümüş kakmalı pusulalarım.
Sandım ki seçersem doğru harfi
açılacak Süleyman'ın kuşlar dili,
sandım ki doğru sözcüğü bulursam
aydınlanacak içinde yittiğim
kristal labirentteki güzergah.
Var mıydı tutacağım bir yön,
Bulacağım doğru ve düz bir yol?
Bilemedim. Geliyor ve gidiyor insan.
Aşk mektuplarını yazardım arkadaşlarımın,
Zümrütsü zamanlar: Paylaşılırdı zebani ve melek.
Goethe'den Kerime Nadir'e, Shakespeare'den
Pitigrilli'ye ne çok metin kat ettim
Bir afyonkeş tutkusuyla! Dolaştım
Üç beş yıl evden eve, odadan odaya.
Bedenlerden bedenlere
Farklı kadınlara mı yazıyordum,
Bir tek imge - kadın mıydı
beni coşturan? Sevmiş miydim yoksa
onları farkına varmadan?
Sarıldıkları gövdedeki kor
ve yabanıl kösnü benimdi. Benimdi
düşlerinde özenir kıldığım şehvet
Benimle de yattı bilmeden hepsi! Masum
günahlar Meltemsi dokunuşu
Özlemin ve suçun. Evlenenler
oldu içlerinde, öptüm
gelin ve güveyi nikahta:
Hasret ve arzu var mıydı içimde?
bilmiyorum. Öfke ve nefret
yeşermiş miydi onların içinde?
Aşk mektupları ilk gençliğin! Talan
ediyordum okuduğum her yazarı. Hırsla
ve hoyratça! Kadınları mı kandırmaktı
amacım, yazıyı öğrenmek mi?
Ele geçirmişti beni! Yazının Cini,
Öğrendim saçlarım dökülürken
para gibiydi yazının cini de:
dönüştürüyordu niteliği niceliğe
güzelliği çirkinliğe.
Mürekkebin kuruduğu ilk sayfada
gördümdü kendimi: Yitik bir suret,
kapının önündeki kararsız
çekingen bir ayak sesi; kederli
cenazelerde bulunmuş. Dayı
Kızımındı sonuncusu. Üç beş
kişilik cemaat taşıdı arabaya
tülbentli tabutunu ve geçerek
çamurlu yoldan kabrine.
Gidemedim mi gitmedim mi mezarlığa?
Hem kendisi hem başkası herkes;
Uzam ve zamana kilitli taş
Muska ve mühür. Soru ve yanıt.
Sonsuza dek yürümeye yargılı
Yahudi miyim ben? İlk yazdığım
satırdan beri. O'yum belki de.
Ama hangi yöne doğru gitti Ahesverus
toplama kamplarının içinden.
Ahmet Oktay
Milliyet Sanat Dergisi 15 Ağustos 2000 sayısı