EYLÜL SİNMİŞ ÜSTÜMÜZE
Neydi suçu kitapların
kırmızının yüreğimizdeki
Çöreklendi bağrımıza ağılığı postalların
üzerimize yapıştı Eylül bulaşığı
Konmasa da kahkaha kuşları omzumuza sık sık
yok saymadık gülüşleri
Kırık olsa da bir dalımız
maviyi hiç unutmadık
Fesleğen kokularıyla gelirdi sesimiz
düşlerimizdeki bulutun terkisinde
her isyanda,her kayıpta.
Şimdi…
bitsin bu suskun beklemeler
“Heyamola”deyip imecenin coşkusuyla
haydi bırakalım kendimizi
taze sürülmüş toprağa
Eksilmesin avlumuzdan
çoban ateşlerinin ışığı
aysız kalmasın güz geceleri
gülüşümüze sinmedi mi devrimin sesi
“Karatmayanlar sol memelerinin altındaki cevahiri”
yükselt sesini ey çok sesli koro!
14 Temmuz 2008