GİZANNE
"Ete benzerdi etim
Deriydim: körpe, diri
NAR 'dım SİS'e gömüldüm
Kanımı çeldi buğum
llgım boğdu kalbimi"
Serap sanıp serapa nef-i nergis'ten
başka hardı cevherdi ne var ilikten
kazıtmasa kızmayı kim düşünür şu
kibar kadıncağıza şakağını delmişin dul
delisi dışında
Ve tin yuvasındaki o koskoca kofula
yaslana güvene tam altmış yıl boyunca
yıprandım diye diye kaytarınış soylu zevce
çözümlenir mi böyle?
Tez - erken, geçtengece
kem - kötüye girip de
yürekten kesildiyse
Yağı mıydın Mavi'ye? Çeyrek çakımdan kısa...
Bir oyun mu kaçırdın, sonra dönmedin bize
Seher sağdık, salpak olduk, sayılmadık sayımda
Ağılı bir alayla çatallandı ak dilin
Bir dil ki eller itmiş, Biz Benlemiş kıyımda
Sakal tutmamış sedef! parmak uçların kime
Eşeysiz sıtmalardan ısıtmaz eteklere
ezilmeden devrilen nisvana da yabandın
Hep o çatlak, çelimsiz bahane ye kapandın
övdün örtüsüzlüğü, saklandıkça aklandın
nazar neşterden hain, dil kaygansa yalazdan
Yalgın yazdan, hamaktan Ak soğurdun Bozanne!..
Hep erkendi vermeye, titredin uzatırken
geri çekende tir tir, kabir kime açıksa
Alındı sayrı kesen! usa sığmaz o günün
Kırışmalar gömdüğün külkadit, harap çıksa
Üşenik, Ben üveyi!... Aç nelere dar kapı
Üç küpe hepi topu... Verilse ne kalsa ne
Yurttan fıymış yavrusu! .. kese altı kuzusu
"İlik verdim illetli, pınariçim ılık su"
Maymun mayruk korkusu
Nikah düşmez sözlüsü
Kısaldığı uykusu
Kalıt dölüt bozmaya
Göksel hudutsuzluğun ilk çiçek çıkartması
Ah nisan uçurtması parlak, keskin damarın
Nasıl ürperti yüklü, nasıl dingin, huzurlu...
süzülüyor yürekte
Can pençesi açılmış bir ışkın kanadıydı
tirşe kuşun öte öte dağıttığı bulutta
Eşsiz kıpramazlığın o gün mü ırgalandı?
Sırça kalbin özlemi bir dald olsa olsa
Yek yürekle bin sıcağa yaslanıp
Kızıl çalıp Geceyi
Yaşamla yükleyerek yaşatmaya doğmuştuk
Gül yanakta o şafak, eşatımlı o bilek
kısırgandığın hâlâ...
Susan dilin, yok dilin
avurdunda küflenen küfrü vurdu şaklatıp
şakak delmiş şakanla elvan elişlerine
Elmasın eşsiz katı! - her ayntı yüz bıçak
Silinmekten korkarak sildiğin korkusuzca
tatmadığın gençlikti, gergin derisi taze
Eşiğinden ne elma ne eşelek o evde
Sevince kalem kırmış o kadit, nekes gövde
- Sevda kavsız, aşk erden, yok mizası: Bedava!
Puslandın, pusu kurdun, biz de pustuk gölgende
Öyle derin sustuk ki yarık alnınla sende
söze kırgın kurulduk, bitişmedik bir daha
Ayal içindir a'ya! kızsa kaldırmaz koca
Yargıca yar seçilmiş: tükenmeye müptela!
Hangimizin hammalı? üç dördüz altı keçe
Asıl, kopar, toparla!.. tüten deri hep orda...
Can buzuyla dağlanmış, damgalanmış bağırda
Közü kaç kırdı gülüş tuz korkulu alayda
Oyundu: Töz kaçırdın, yaz güzledin Kızanne!
Geceyazısı, Ocak 2004