IRMAKLAR GİBİ SAVRULUP
kalçalarında dolaşan parmaklarım kendine uygun bir geçit arıyor
esirgeyecek, bağışlayacak, coşkuyla kabul edecek
bir düz anlam, hayatın kendisine giriş arıyor
parmaklarım benliğine dokunmak istiyor
o dar koridordan geçip yüreğine ulaşmak, ellemek, avuçlamak
kıpırdanıyorsun, hafifçe kayıp onları alıyorsun
sende kayboluyor ruhumun bir parçası
her hareketin bir cevap oluyor
bitmesin diye uzun bir monoloğa başlıyorum
biliyorum güçlü olacak karşılığın
tüm bedenini savuracaksın parmak ucumda
tek temas noktamız o olsa da
en küçük hücremize dek yekvücut olduğumuzu bileceğiz
terimiz, tenimiz ve belimizle
(Küçük Hayat Bağları’ndan)