ŞİİRİN KOKUSUDUR DAĞILAN SAÇLARINDAN
Hatırlıyor musun o nisan sabahı
Gökyüzüne dokunabilirdin
Uzatsaydın minik ellerini
Kuşlar cıvıl cıvıldı etrafında
Ninni bebek ninni
Nasıl mutluydum nasıl
Öyle ferahtı içim
Ben de artık anneydim
Anımsar mısın tatlı kızım
Ne maskaralıklar yapardım
Seni güldürmek için
Beşiğin gül bahçesi
Yüreğim ilkyaz
Bütün gün parklarda gez babam gez
Seninle uyuyup seninle uyanırdım
Ne sevda ne koca umurumdaydı
Sarı papatyam koynumdaydı
Gecenin bir yarısı başlardın ağlamaya
Emdikçe her yanın süt içinde meleğim
Uyutacak yere seni dans ederdim karşında
O saatte keyfine diyecek yoktu bebeğim
Yürüdün koştun birden kaydın avuçlarımdan
Bahar çiçek açtı bal rengi gözlerinde
Siirin kokusudur dağılan saçlarından
Dizelerin büyüsü kaçamak sözlerinde
On üç yıl nasıl geçti hiç anlamadım
Boyun boyumu aştı fidan gibisin
Dün bugün ve yarın sevgili kızım
Günün yirmidört saati yüreğimdesin