MASALDAKİ YERİM NE
“Sokak sıçrar eteğine, uzak dur” derdi babam
Durdum
Ev yapıştı etime
Soğuktu, karanlıktı, inadına tüterdi soba
Anadan doğma koşardım sözcüklere
Giyinir kuşanırdım deniz kokan harfleri
Bilmek isterdim ben kimim, masaldaki yerim ne
Hiçlik uğultuları bırakarak ardında
Hurdaya çıktı platonik aşklarım
Horlardım teni
Ben; karasevdalı ‘Sefil’
Her aşkta ezberimi bozuyordum biraz da
İçim sıkılıyordu ütülü rüyalarınızdan
Kalabalık; o bin başlı ejderha
Çocukluğuma dikmişti gözlerini
Çocukluğumu bırakamazdım
Tuttum elinden sımsıkı
Kabahat işler gibi yazdım şiirlerimi
Kazıdım yılların isini sesimin üzerinden
Çıkaramadım anne
Bundandır gülerken ağzım yara izi
Bu yüzden kambur duruyor her sevinç bende