bulunur
dar geçitteyim, iki uçurum arasında
ki bölünmüşüm, sesimi boğar menzilim
ne varsa sığıştı tenime, bedenim ağır ayna
aşk aramakla geçti dermanım, dirim
kervan yıktı yükünü kızgın kumlara
dağıldı seyir defterimin sayfaları
aşka dair dizeler karıştı rüzgarlara
yaktım kalbimdeki merak haritasını
Mecnunun düşü Leyla
serap benim çölümde de bulunur
acının tarihi yüzünde bulutlanmadan
saçlarına yağdı ince, ay damlaları
kırık gönülle geçtim aşkın sularından
yıllara bıraktım örtsün hüzün vardiyasını
uçurum doluyum, kuş ağıyor kanatlarıma
içim dokuyor aşk ağıtlarını, gül dokunuyor
sesi bildik bir yankı, susuz kalmış toprağa
eski bir şarkıydı bu, sabırla okunuyor
bülbülün dili figan
diken benim gülümde de bulunur
çakıl taşlarına taşınmışsa yalnızlık
bastığım yerlerde ayak izim kalmıştır
dağları kentleri geçsem de bir anlık
geçtiğim yerleri gölgem sarmıştır
uçsuz bucaksız yaşlandım, yandım
kabardı tenim, sabrımı verdim güneşe
susuzluğumu dilimin ucunda taşıdım
nasılsa her aşk dönüyor, başladığı yere
uzatsan elini girdap
çamur benim kuyumda da bulunur