BEYAZBAHT DAĞLARCA İNCELİĞİ
--- Anamın o güzel ahret inancı nerde (F. H. Dağlarca)
Beyazbaht yavaşlayan bir ömür benimki
hayatın siyah-beyaz göz masalında
perdeye vuran resmin dilışık şiiriyim ben
gördünüz ya, Allah’tan daha eski sesler sağdım her birinizden
ister konuşun ister susun, aslında aynı şey her ikisi
ister gülün ister ağlayın, aslında aynı şey her ikisi
ne o, kokusu buruşuk gül mü taktınız yakanıza
gül artık mutluluk değil, gül iki bıçak mutsuz evlilik
ne o, yüzünüz üçüncü sayfa gazete haberleri
gün tertelaş ara sokaklarda ağrımış, gün sizde
iyi tutunun, birer düşmek derinliği gibisiniz kendinize
gibisinizi az tamı tamına öylesiniz, tutmasam düşersiniz
öyle bir tutmak ki, sen de şairlik ben deyim Allah vergisi
çocuk sevaplar düğünü kalbimin yırtığında
düşmek düşmektir de yırtılmak kalmak mıdır
ben sizi hep kendim bildim hız alıp yavaşlaya yavaşlaya
o şifa, o tesir, o baht Çocuk ve Allah’tan bu yana
kitaplarda doğdum sizi, kitaplarda yaşadım, kitaplarda
[yaşlandım
ne belli gelip koluma girer yok biri kim bilir
bu da beyazbaht yokçocuk inceliği
yaşlanmadım diyemem, yaşamalar yaşlanmaktır elbet
yaşamalardaki aynalara bakma durakları benimkisi
--Ayna mı dedim!
Şimdilerde kitaplarımı gösteriyorum aynada yaşımı
[soranlara!
Şimdilerde yüzüm: Eski Sularda Yeni Ay!