Sıfırın Güneyi
Kabustaki çığlıklardan geldim, sessizlikten
Buğulu aynalarda kanıyordu tükürdüğüm yüzüm
Gözlerim jiletin ağzında bir çift parıltıydı
Teşhisim: Arter kesesi
Sıfırın Güneyi
Rakı bu, başka bir şey değil
Onlara; Güney'in güney gülüşlü insanlarına
Kumral bir şelalenin döküldüğü boşluğun köpüğü
Gece; o gidiş gelişlerin seyrindeki sarhoş soluğum
Akdeniz'deyim, portakal kokulu sokakların uykusuzluğunda
Arayışla dalgınlık arası bir adam geziniyor adımlarımda
Oysaki kendi ucumu arıyorum çıldırasıya
Geri çeviriyorum mutlu olmanın kösnül anılarını
Kayaların ömründeki elması merak ediyorum
Dalgalarla sevişen kumsalın yetmezliğini aşka
Kaptırıp gidiyorum silik zamanın loş tünellerinde
Bir kadının aklımdaki adını, acılarını ve imzasını yırtıyorum
Beyazlara bürünmüş yörük kadını
Kilim gibi bakıyor alnıma vuran rüzgâra
Sesi düşünmeli ve iskele verilmeden atlamalıyım
Mükemmel olan hiçbir şey yok bu dünyada
Uzakları çağrıştırıyor nicedir deniz ve evler
Ahşap duvarlara çarpıp darmadağınık oluyorum!..
Öteki-siz / Mart-Nisan 2002