Şiir akademisi logo
Şairler Şiirler menü Öyküler
Fakir Baykurt Öykü Yarışması - Sarıyer Belediyesi Fakir Baykurt Öykü Yarışması sonuçlandı - Tanpınar Şiir Yarışması’nda Sonuçlar Açıklandı - 9. Aşık Mahzuni Şerif Beste Yarışması başlıyor - Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü 2017 - Bornova Belediyesi Şiir Yarışması - GİO 2017 Roman Ödülü - Sunullah Arısoy 2017 Şiir Ödülü Hüseyin Atabaş’ın - Gençlerden Atatürk'e Mektup Yarışması - "Attila İlhan Edebiyat Ödülleri" başvuruları başladı -

Söyleşiler » Ahmet ADA ile yapılan söyleşiler.


Ahmet Ada’nın 40. Şiir Yılı
 

Şair, yazar Ahmet Ada’nın 40. Şiir Yılı. İlk şiiri ve yazısı 1966 yılında Soyut dergisinde yayımlanan Ahmet Ada bu yıl 40.şiir yılını dostlarıyla kutluyor. Bugüne dek 12 şiir kitabı yayımlanan  Ahmet Ada, poetik yazılarıyla da Şiirbilimi’ne katkılarını sürdürüyor. 2004 yılında yayımlanan ‘Şiir Okuma Durakları’na yeni bir kitabını ekliyor: ‘Şiir İçin Boş Levhalar’. Ayrıca, 40.şiir yılında şairin yeni şiir kitabı Kantolar da Şiirden Yayınları arasında çıkıyor.

Şairle yapılmış kısa bir söyleşi ile Mitat Çelik’in bir değinme yazısına yer veriyoruz.
   
Ahmet Ada ile ayaküstü bir söyleşi
Mitat Çelik

2006 yılının 40.sanat yılınız olduğunu biliyoruz. Ne söylemek istersiniz?


Önce ne çabuk geçtiğini belirteyim. İlk şiirimi ve yazımı 1966’da Soyut dergisinde yayımladığıma göre, demek 40 yıldır yazıyorum. Ne söylenebilir ki? İzlenimci bir şiirden içselliği de içeren, dilin katmanlarına, derinliğine yönelen bir şiire doğru yol aldım desem yanlış olmaz olmasına da, keşke bunu şiir eleştirisi yapsa.

Yeni kitabınız Kantolar, Şiirden Yayınları’ndan çıkmak üzere. Kantolar’ın öteki kitaplarınızdan farkı var mı?

Olmaz olur mu? Öyle olmasa şiir kitabı yayımlamanın anlamı kalmaz. Bazı özelliklerine değineyim: Birkaç monolojik söylemin iç içe geçtiği epik özellikler barındıran şiirlerden oluşuyor. “Libretto”, “VI. Senfoni”, “Trajedi” gibi uzun şiirler böyle. Kısa şiirlerde de bu kırılma sürüyor. Şiirimi biçim ve tematik olarak, bunun şiir diline taşınması olarak yeni bir döneme taşıdığım söylenebilir. “Mersin hattı tam bir kırılma olmuştur bu şiirlerde ve sürecektir” diye yazmıştı özel bir yazışmada Celâl Soycan. Aslında bu kırılma “Gökyüzünün Fıskiyesi” ile başlayıp “Denizin Uykusu Üstümde” ile derinleşti. Şiirimdeki ciddi kırılmayı olumlu buluyorum. Ayrıca ‘seçkin’ bir düzeye sıçrama olarak da görüyorum.

Değişimi yazayım:

1.Biçimsellik. 2. İmge düzeneğinde değişiklik. İmge düzeneğinde katmanlaşma.Çift imgeyle çalışma ya da imgenin çatallaşması. Ötekileşme. 4. Nesne ve olgu ile öznenin ilişkisi değişmiştir. Artık dış dünyanın nesnelerine ve olgularına içsel tasarımlar üzerinden bakan bir şiir ortaya çıkmıştır. Böylece dış dünyanın izlenimlerinden kurtulup şiirin düşünselliğini derin yapıya taşıyorum. (Taşıyor muyum?) Dolayısıyla poetikayı kendi ben’ini doğrulamak üzere yeniden kuruyorum. (Kurabiliyor muyum?Bunlar da içsel sorular.)5. Modern şiirin kristalize haline yaklaşma yönelimi.

Bugün üretilen şiiri ve ortamını nasıl buluyorsunuz?

Dökülüyor. Entelektüel birikime düşman, bilgiye düşman, modern şiirin dilini düşman, akademik eleştiriye düşman (sormak gerekir: bilgiye dayalı eleştiri hangi şiir tarafından yadsınmıştır?), şiiri aşkın varlığa bağlayan, tutucu bir ortam var. Kendi şiirini uzlaşımsal dille tüketen şairlere “çok yaşasın”lar çekilebiliyor. Garip, tuhaf ve kaotik bir ortam. Öte yandan Metin Cengiz, Celâl Soycan, Yavuz Özdem gibi kuramsal birikimlerine güvendiğim yazarlar şiir ve düzyazı olarak kalıcı şeyler üretiyorlar.

Şimdi tezgahta neler var?

Bu ortamdan biraz uzaklaşarak yeni kitaplara çalışıyorum. “Şiir İçin Boş Levhalar” adlı şiir kuramı ile ilgili bir çalışma bitmez üzere. Ayrıca “Sözcükler Denizi” adlı yeni şiir kitabına da çalışıyorum. Onları da bu yaz yayınevime vereceğim. Bakalım.

Şiire ilişkin yeni kuramsallık içeren yazılar yok mu?

Var. Şiir felsefe ilişkisine şiirin içinden bakan bir deneme bitti. Ama bir dergiye vermeyi düşünmüyorum. “Şiir İçin Boş Levhalar”ın içinde yayımlamak istiyorum.

Bu küçük söyleşi için teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim. 
                  
                                                                           
ZamanDükkânı, Sayı 2 / 2006



Şiirakademisi ticari amaç gütmediği için ürünlere telif hakkı ödemez. Ürünlerin telif hakkı yazarına aittir.
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası uyarınca, ürünler site yönetiminden ve yazarından izinsiz kullanılamaz.  
Bebek Giyim - Toptan Oyuncak - web tasarım
Şiir Akademisi - Ana Sayfa