|
|||
---|---|---|---|
|
#1
|
|||
|
|||
![]() Yitirmenin girdabına düşmek için eylemlerimizle katkı sağlıyorsak demek ki yolun sonunda cehennem zebanileri bizi bekliyor gerçeğini değiştirmez… ![]() İnsanın yapacağı eylemler arasında kendini efendi bilmek yerine, toplumu efendi olarak görmek ona hizmet eden olarak kendisini seçmek, yapılacak eylemler hareketler düşünceler içinde en güzelidir. Kendi benliğine itaatsizlik ederek kovalaması, kendine sahip çıkan karakterini yok sayması insanı anlaması ona hizmette yol alması bir yaşam felsefesidir. Yoksa günlük hayatımızda, her an kendimizi bir anlık neşemizi düşünerek belki otuz kırk sene geçirdik, lakin toplumu düşünmedik hala mutsuzuz hala labirent içinde çıkamadık, çıktık dediğimizde iyice kaybolduk günlük mutlulukla haz alamadık işte en büyük hakikatimiz budur diyerek, kendimizi toplumla beraber dışlamadan sadece kendimizi düşünmeden yaşamanın zevkine saadetine varmanın vakti gelmedi mi sorusunu sormalıyız. Yoksa kendi adımıza verilen mücadele sonunda, zaaflarımıza esir düşerek bizi köle etmesini sağlayacak ki buda etik değil bireysel sorumluluk olacak, bu toplumsal sorumsuzluk yine bizi başkalarına esir edecektir. Temelde toplumsal çıkarların zenginleşmesi için katkı sağlamadıktan sonra, başkalarının gözlerimizin içine bakarak fakirleştirmesine olanak sağlayacaktır. Doğrudan bir eylemle katkı sağlamayanlar, dolaylı olarak katkısızlıkla insanı değersiz kılan ne varsa hayatımıza etki etmesine olanak sağladığımız bir mekanizma olacaktır haliyle. Ya sorunlara çare bulacağız, ya da sorunların içinde çaresiz kalacağız, işte burada eylem en güzel yüzüyle karşımıza çıkıyor, sorunların dışında kalmak yerine içinde olmak, kendini efendi yapacağına toplumu efendi yaparak hizmet edenlerden olmak sorumluluk almak gerektiğini işte bu gülümseyen yüzüyle hatırlatıyor. Bir şeyi yitirmeden önce sahip çıkmak varken, kaybettikten sonra kaybedileni bulmanın zorluğu yitirmenin çok normal olduğunu bilmenin saçmalığını, bize güzel değerleri yitirdikten sonra hatırlatır lakin buda arayarak bulmak için pek fayda vermez sağlamaz. Yitirmenin girdabına düşmek için eylemlerimizle katkı sağlıyorsak, demek ki yolun sonunda cehennem zebanileri bizi bekliyor gerçeğini değiştirmez kucaklaştırır, yitirmenin sonunda zebanilerle cehennem vardır bunu biliyorsak, eylemlerimizle bundan kurtulmanın yok etmenin yolunu doğru olan yola giderek yok etmeyi ancak o zaman düşünebiliriz. Nasip olur mu eylemlerin şenliğe doğru yol alması Yol alırken topluma beraber gönülde şenliğe varması Gün çırpınır ay yıl çırpınır insanla birden yere yığılır Yoksa nasipsiz yollara mı çıkar eylemlerin bozuk yapısı Ne zordur insanın doğru olan doğruyu birden anlaması En garibi de zoru da çok kolaydır bazen insanın yıkılması Eylem bir çabadır en güzeli de toplumu efendi yapması Bu düzlemde ne güzel olur fikirlerin o an anlaşılması Herkes birbirine hizmetçi hem de efendi ne güzeldir insana varılması Kapatılan kapıların sonuna kadar harikadır açılması Bizler hala toplumun çıkarını düşünmüyorsak zihnimizde kendimize ait bir dünya kuruyorsak, bunların çağrısına kulak veriyorsak, dışarıya çıktığımız anda gerçek dünyanın barut kan kemik ceset kokusuyla dolu sokağına çıkacağımızı da unutmamamız gerekir, vesselam. Mehmet Aluç |
![]() |
Tag Ekle |
deneme, eylem, girdap, toplum, yitirme |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|