şiirin muhalfeti_2

[93temmuz]

şiirin muhalefetindebir yapı özellikle belirtilmesi ve belirlenmesi gerekir.Buyapı şiirinkendi içinde misyonukullanması açsından şiirinde yapısalcı bir yer bulur.Elbetteşiirin kendeine göre misyonu sınırlı değildir.Busınırın neye göre ayarlandığı da şiir kendi belirler yani şiir dönemsel olarak karşısına çıkarılrn söylemlere karşı bir söylem geliştir ve belirtmeti üstüne alır ve bir başkasının (insanoğlu derken şair ve yazarlar)net bir çizgiler halinde uyarmaktan kendini alamadır.Özellikle belirlilmesi gereken bir olguda şiirinbir darbeci statücü yapıda olmasıdır.Bu olgunun çizgisini ayarlanmadığı takdirde şiir kendini dar bir alana sıkıştırır (bu ayarlamyı kısmen yapar şiir)ve yapıcı bir durum ortaya koymaz.Budarbeci statücü konumu şiirin daha doğrusu şiire yükletilmiş bir misyondur(şairden şiire verilmiştir).Bu misyon şiire etkisi uzun süreli olmakla beraber kısa süreli yani bu geçmişte olduğu gibi özellikle 2005 yılında kendini gösterdi.Bu yılda edebiyat çevrelerince "şiirin bitmiş olduğu"ile ilgili bir söylem şiir darbeci yapısı devreye koyarak bu söylemi sert bir şekilde reddetmiştir.Elbette bu reddetme insanoğlunun şiire etkisindendoğmuştur.Yanişiir yapısını insanoğlundanalır yani aklın kabul gördüğü bir yapı nezninde şiir kendi söylemi kendi geliştirir ve kendi son noktayı koyar.Açık olarak söylenmsei gerekirse bu yapı şiirin kendi üzerine aldığı bir misyondur.Evet 2005 yılında şiir darbeci bir yapıda gözükerek şiirin muhalafetinde sarsılmaz bir hal almıştır .Bir başka deyişle şiire yükletilmiş ve yüklenilmiş misyonlar bu misyonların kullanımı açsında zaman içersibde şiir kendi başına gerçekleşmektedir ve gerçekleştirmiştir.