TANRI VE ŞARAP
Kuşa kanat aşka harman
şarap dolu mataram
su ne yapar ateş ne,
kendisi uçurum olan
doğuştan bir sarhoşa
akça tohum bayrak açtı
araladı mor tülünü
yaşamak bahçesinin,
aynı suda yıkanırken
gördüm kurtla kuzuyu,
aklımı dağladı önce
bana sunulan zehir
Kimilerine sırat
zor köprülerden geçtim
dağ yıkıldı kumsal oldu
zakkumlar gülce koktu
yıkan yapan yaratan
insana döndüm yüzümü;
İpeğin ve ısırganın
sarmalında masa açtım
bir elimde mey kadehi
diğerinde sonsuz zaman;
hüzün okudum kitaplardan
Tanrı ve şarap dolu mataram
türkülerle geçiyorum
kımıltılar cangılından,
kuşa kanat aşka harman
günah ne yapar korku ne
kendisi uçurum olan
doğuştan bir sarhoşa
Damar, Eylül 2007