Şiir akademisi logo
Şairler Şiirler menü Öyküler
Fakir Baykurt Öykü Yarışması - Sarıyer Belediyesi Fakir Baykurt Öykü Yarışması sonuçlandı - Tanpınar Şiir Yarışması’nda Sonuçlar Açıklandı - 9. Aşık Mahzuni Şerif Beste Yarışması başlıyor - Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü 2017 - Bornova Belediyesi Şiir Yarışması - GİO 2017 Roman Ödülü - Sunullah Arısoy 2017 Şiir Ödülü Hüseyin Atabaş’ın - Gençlerden Atatürk'e Mektup Yarışması - "Attila İlhan Edebiyat Ödülleri" başvuruları başladı -

Yaşar Bedri

Daha Küçük Yazı Tipi Daha Büyük Yazı Tipi

YOLCULUK MESELİ

acıtıyor söz gecenin karanlık yüzünü
tuzu, zeytini, gemi iskeletlerini.



sudan geçiyor kısraklar yeleleri uçuşarak
görkemli tarihin yetim çocukları geçiyor
mevcûtlu
ve ayaklarını kanatarak!



simli sözlere düşen murakka şerh
murakka şerhe efsane yazsınlar



taşralı yüzüm kurnalara sığmıyor
hırkamda sözün alımlı serüveni
dünyalı yanım biraz yusuf, biraz züleyha
biraz yolculuk, başladığı yerde biten



acıdır asıl olan / acıda saklanan sır
soğuk koridorda talan olan
uykumuzda kaybolduk



atlasımıza divâne yazsınlar.



gövdemi talan eden acı / yaz geçer...
dökülüyor körfeze akşam

alevden şamdan

şehir,
ince yerimden yaralar beni



her sezgi yol düşü her ölüm yolculuk hali
zifinlerin, zambakların sarısından ibaret her yer



kervanın peşine takılan çocuğum
şimdi gece olacak
nefes alışım karışacak çan seslerine ıssız vadiye



ne kolay çürür beden ne çabuk unutulur
hece taşına düşen içli söz



talan olan mülküme virâne yazsınlar



soğuk mevziînde şakıyan kıyam kuşusun
dağlar seni bekler ölmekte kusur etmezsin
karanlığa çok cerahat çok arabesk ekledik
yaran acıyorsa acı daha gözyaşı ister
daha gözyaşı ister dağlara çekilmişsen



dökülüyor dostun sıcaklığı terli avuçlarıma
temyiz koridorları açık adresimiz
diyelim ki devrildi boyalı matruşkalarımız
yenik düştük diyelim/ kimliksiz bir acıya!



heybemde çuvaldız ibrişim palet
kamışım tâlik levhanın hattında/ bırak
azat olsun kölen
yüreğinde göz lekesi



ne zaman tarih olacaksın gülBahar
ağustos ıslanıyor
ansızın ıslanıyor ağustos yolunu bekliyorum



kandırmaz âşığı peymâne yazsınlar...



uzun devrik bir öğlenin mahmuruyum
kapımızda hüzün konvoyu
ağlamasın babası vurulmuş çocuklar!
kanat bedri kulunu sultanım, okşa saçlarını

düşlerine karış

tarifi imkansız yolculuk sularına



dikenli tele takılmasın
mavi kalsın bulutlar.



denizaşırı kuşlar kanadını deniyor
yorulmuş menteşeler



aynalara emanet etmiştim göçebe düşlerimi
kehânetin sisleri içindeki silûetine



sözlüm ay selinde ayça kız sırlarımı saklıyor
dört taraftan kuşatıldık, nehirler irin akar!..



tekin değil artık,

zamâne yazsınlar





ateşlerdeyim âh! sûretimi çalan iblis
yüzleşiyorum hayta aynalarda

sırnaşan hatıralarda



yasak marşlarla girdiniz sokaklarına
titreyen bir kedi yavrusu gibi hasta
ve saldırgan bu kentin



söz saydam

aşk sanal

yolculuk yanılsama

can kuşum mahzun bakar.



lâm elifin odacığında asıyorum bacağından
çünkü asıyorum bu kenti
kustukça bizi kasığından



şimdi rutubetli duvarlarına
“köhnemiş meyhane” yazsınlar.



 
Şiirakademisi ticari amaç gütmediği için ürünlere telif hakkı ödemez. Ürünlerin telif hakkı yazarına aittir.
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası uyarınca, ürünler site yönetiminden ve yazarından izinsiz kullanılamaz.  
Bebek Giyim - Toptan Oyuncak - web tasarım
Şiir Akademisi - Ana Sayfa