|
|||
---|---|---|---|
|
#1
|
||||
|
||||
![]()
YALIN ŞİİRİ SAVUNMAK
Abdülkadir BUDAK Dergimizin ilk sayısında, "yalın şiir"i savunacağımızdan, buna yeni bir alan kazandırma çabası vereceğimizden söz ettik ya, "yalın şiir"den neyi anladığımız sorulmaya başlandı. Bunun ölçütleri neymiş, bugünkü temsilcileri kimlermiş vb. sorularla da karşılaştık. Daha cevabımızı beklemeden, modem şiirin karmaşaya karşılık geldiğini, parçalara tekabül ettiğini ileri sürenler oldu. çağın insanı karmaşık, kararsız bir ruh hali içinde yaşıyorsa, şiiri de öyle olmalıymış. İnsan parçalanmışsa şiir de parçalı olmalı, insan artık eskisine oranla daha derinse, şiir ondan da derin olmalıdır gibi. Biz bunları bilmiyormuşuz, basitliği savunacakmışız gibi sözlü eleştirilerle de karşılaştık. Bunun böyle olacağını tahmin ediyorduk da, derginin henüz ikinci sayısı bile çıkmamışken bu tür eleştirilere olsa iyi de, derslere maruz kalacağımıZ! bilememişiz demek. Bize göre yalın şiir şudur: Bir su kıyısındasınız. Güneş ıŞığı suya vurmuş ve suyun dibinde IŞlltılı bir çakıl taşı görüyorsunuz. Parmak uçlarınızı değdirseniz o taşa, suyun içindeki ışıltıya değeceksiniz. Öyle de yapıyorsunuz. Önce eliniz, sonra kolunuz suya dalmış, omuz başına gelmişsiniz ama çakıla dokunamıyorsunuz. İşte yalın şiir budur. ışıltısını göstermekten çekinmeyen, ama sandığınızdan da derinde duran bir taş. Basitlik bunun neresinde? Entelektüel züppeliklere prim vermeyen, bilgiçlik taslamayan, bilgiden çok sezgiye dayanan, şairin ne kadar zeki olduğunu ispatlamak zorunda bırakılmayan, kelime ve söz oyunlarına uzak, meselesi olan bir şiir. Şair ile söz cambazını karıştırmayan bir şiir. Bırakın ilk dizeyle ikincisi arasındaki bağıntıyı, en son dizeyle bile hesabı, alış verişi olan bir şiir. Çok derinlerde öyküsü olan bir şiir. Bunu yazmaya ne var ki deyip de bir türlü yazamadığınız şiir. Bir çırpı da yazılmış gibi duran ama binlerce çırpıda yazılamayacak olan şiir. Yalın şiiri savunmanın temelinde ne var? Şu var: En başta İlhan Berk olmak üzere şiirdeki anlamı küçümseyen, hiçe sayan ve böylece de ölü doğmasına sebep olan bu tür bakışlara da yeter demenin zamanı geldi. Şair, kafasındaki "yeni anlam' 'ı estetik bir haz da katarak okuruna aktarmak ihtiyacını hissetmiyorsa niçin yayımlar şiirini? Yalın şiir anlamdan korkmayan şiirdir. Sincan İstasyonu / Sayı 3 / Kasım 2007
__________________
ellerin kına türküsü dokunsam iliklenir parmakların parmaklarıma Â*emre gümüşdoÄŸan |
#2
|
|||
|
|||
![]()
***199;ok ho***351; bir savunma. Ayn***305; zamanda ***231;ok yerinde bir savunma. Bence de ***351;iirde z***252;ppeliklere prim vermeye son. ***199;***252;nk***252; baya***287;***305; zaman harcanmas***305;na neden oldu. Kat***305;l***305;yorum Abdulkadir Budak'a...
|
![]() |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|