|
|||
---|---|---|---|
|
#1
|
|||
|
|||
![]()
ŞAİR DÜNYA SANA KÜSMÜŞ DİYORLAR
Şair, dünya sana küsmüş diyorlar Sen barışamazken kendinle bile Her varlık beyninin bir uzantısı olsa, neye yarar Çığrından çıkmış bu evrende? Doğanın bir anlık dalgınlığından doğdun Suyun, toprağın yalnızlığından Hep kendi içinde yürür durursun Tanrıların gücenik kalması bundan Kumdan kaleler yapıp, bozmakta üstüne yoktur Beş duyunu yüzle çarptığın görülmüştür Şimdilik yirmidört bilinmeyenli bir denklem yaşamın Bir gün elbet aylara, günlere de bölünür Şair, dünya sana küsmüş diyorlar Enlemleri, boylamları birbirine karıştırdığın için Bizimle uzlaşmadı, diye bağırıyor dinibütün olanlar Sonun kötüye varacak, bildiririm… Ahmet Erhan |
#2
|
|||
|
|||
![]()
VEDA . .
Yitirdim cebimdeki bütün adresleri Yağmurlar, yağmurlar ortasında kaldım Aklımı boğacak o selleri Ben kendi damarlarımda yarattım Artık ne bir satır yazı, ne de bir selam Tek kişilik bu oyunda rol alabilir Gitti bütün seyirciler, boşaldı salon Geride kalan yalnızca, yalnızca maskelerdir Eli naylon güllü o dostlukların Bir tek anısı ve sızısı yok içimde Yitirdim cebimdeki bütün adresleri Kendimi kazandım bir başka biçimde... Ahmet Erhan |
#3
|
|||
|
|||
![]()
Şair Olmak Zarar Ömüre
Şiirler yazdım, türküler söyledim En çok birilerini sevdim en çok Aynalara sürdüm yüzümü olur olmaz yerde Dişimi çiçeklerle biledim Yorgunum diyorsam da inanma, değilim Yaşarım daha yıllar yıllar Ellerim hep böyle yaramın üstünde Acının tarihini düşerim Işık karanlıktır nice Ayırabilirsen ayır elin erdiğince Ben bildiğimi söylerim Şair olmak zarar ömüre... Ahmet Erhan |
#4
|
|||
|
|||
![]()
Bir Gün Bütün Aynaları
Yüzü gitgide suya dönüşen kadınım Bir iğne, bir iplik kaldık şu dünyada Ancak birbirleriyle bütünlenebilen.. Düşün ki, senin bütün adlarını söylesem Doğa ayaklanır, koşarak gelir yanıma Yüzü gitgide suya dönüşen kadınım Benzedik birbirine bakan iki aynaya Yaşamak güzel, yaşamak güzel, yaşamak Artıları, eksileri yitirsek de boyuna Kör bir noktada durup ardımıza baksak Sularda pul pul, toprakta tel tel Çözülüp dağılsak ve ömür desek buna Al yarısını, öbür yarısı bende kalsın Öleceğin günü bana önceden haber ver İçimdeki, dışımdaki saatleri kurdum Yelkovanı kovalayan akrep gibi kaldım burada Yüzü gitgide suya dönüşen kadınım Bir gün bütün aynaları kırarsam şaşırma Ben aklımı yitirdim yüreğimi buldum. 1983 Ahmet Erhan |
#5
|
|||
|
|||
![]() Bir Resim Olarak Önceden bir tutam hüzündüm- işte nasıl bilirsen Ayaklarımı savurur da sonra toplardım sokaklardan evlere Akşam olurdu; eşiklerde durur boyası dökük kapıları aralardım Aklımda binlerce kitap adı ve binlerce şiirle. Eski püskü bir resim olarak kimliğimde taşıyorum Şimdi çocukluğumu Ceplerimde papatyaları unutmaktan sanık ellerim Bir ırmağın kaynağında dinelip, denize kavuşmayı Düşlüyorum gün boyu Kulaklarımda uğultusu motor seslerinin. Göğün saçlarımla dalaştığını bilmesem, buna bir ad verirdim Sofrada beni bekleyenlere ağaçları gösterirdim ya da Çiçekli masa örtüsüne aldanarak dönüverirdim O kırlara Vitrinlere cepleriyle bakan insanları görmesem, buna Bir ad verirdim Aklım her gün sorularla uğunmasa Belki de dünyayı bir anahtar deliğinden gözlemekle Yetinecektim Önceden bir tutam hüzündüm- işte nasıl bilirsen Ayaklarımı savurur da sonra toplardım sokaklardan evlere Akşam olurdu; eşiklerde durur boyası dökük kapıları aralardım Aklımda binlerce kitap adı ve binlerce şiirle... 1976 Ahmet Erhan |
#6
|
|||
|
|||
![]()
İki Köşeli Yalnızlık
Gökyüzüne asılı kalmış bir yankı Arıyor kendisini bırakan ağzı Yeniden, yeniden sesini bulmak için İki köşeli yalnızlığın bir ucunda sen, bir ucunda ben Birleşip ayrılıyor çizgilerimiz Hangi boyuttan koparılmıştık ki biz Anı bile yok, ses, koku bile Bir elin yazdığını öteki el karalıyor sanki Silgiler hatırlıyor, kalemler unutuyor bizi... Ahmet Erhan |
#7
|
|||
|
|||
![]()
Sevgilim...Sevgilim
3 Elinden şekeri alınmış bir çocuk gibi kaldım Yokluğunda... Yağmur yağar, kar yağar Günler kısalır, geceler uzar On parmağımın üstüne on mum yaktım Gecesefalarının gündüz yalnızlığıydım 4 Ateşböcekleri ışıtır gecemi. Hepsi bu Kanar bir yerlerim: Sevgilim Ufkunda bir yalnızlık aylasıyım Bir delta gibi genişleterek yokluğunu Sevgilim. Hep geceye sakladım sende bulduğumu... Ahmet Erhan |
#8
|
|||
|
|||
![]()
BUGÜN DE ÖLMEDİM ANNE
Yüreğimi bir kalkan bilip sokaklara çıktım Kahvelerde oturdum çocuklarla konuştum Sıkıldım, dertlendim, sevgilimle buluştum Bu gün de ölmedim anne. Kapalıydı kapılar, perdeler örtük Silah sesleri uzakta boğuk boğuk Bir yüzüm ayrılığa, bir yüzüm hayata dönük Bu gün de ölmedim anne. Üstüme bir silah doğruldu sandım Rüzgâr, beline dolandığında bir dalın Korktum, güldüm, kendime kızdım Bu gün de ölmedim anne. Bana böylesi garip duygular Bilmem niye gelir, nereye gider? Döndüm işte; acı, yüreğimden beynime sızar Bu gün de ölmedim anne. Ahmet Erhan |
#9
|
|||
|
|||
![]()
Solo Yenilgiler
Şu Ankara şehrinin sokaklarında Koynunda dallar büyüttün -her yer uçurum Şairsin. Şair misin? Bu muydu umurun umudun dağ deniz çölde bir vaha gibi kendini yordun İpince akardı gönlün oralara buralara Kolunu yitirmiş bir yen gibi kaldın Önünde ve sonunda -Sobe! Buğulu şehir Beni gördün, sen kazandın Şu Ankara şehrinin sokaklarında Solo yenilgilere bir nota daha... Ahmet Erhan Mecaz Dergisi Mart 2000 sayısı |
#10
|
|||
|
|||
![]()
OĞUL
Anne ben geldim, üstüm başım Uzak yolların tozlarıyla perişan Çoktan paralandı ördüğün kazak Üzerinde yeşil nakışlar olan Anne ben geldim, yoruldum artık Her yolağzında kendime rastlamaktan Hep acılı, sarhoş ve sarsak Şiirler çırpıştıran bi adam Kurumuş kuyunun suyu, incirin sütü çoktan çekilmiş Bir zamanlar dünya sandığım bahçeyi Ayrık otları, dikenler bürümüş Kapıdaki çıngırak kararmış nemden Atnalı ve sarmısak duruyor ama Oğlum, mektup yaz diyen Sesin hala kulaklarımda Anne ben geldim, ağdaki balık Bardaktaki su kadar umarsızım Dizlerin duruyor mu başımı koyacak? Anne ben geldim, oğlun, hayırsızın. Ahmet ERHAN
__________________
olmaz hayal bizimkisi olurundan bin güzel... e.g. |
![]() |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|