![]() |
BELKİ KAYIP SULARDA
9.
BELKİ KAYIP SULARDA Ben duymuyormuşum öyle diyor her akşam balonlar vurulurken kuru sıkı tabancalarla ben görmüyormuşum duygular da vuruluyormuş o vakitlerde çantada keklik artık bu kötülüğe bu sevda düştü düşecek elimin ayarından ince güller iyi emzirilmemiş bu sefil güller kendini bulacak belki kayıp sularda . Hakan Kaya Yanıt : Hayat |
SENBEN
10.
SENBEN sana dokundum, çöldün zerrelerin doldu gül yüzüme, kavdın, kavurdun, bahtının rüzgarına savurdun beni çöl oldum. sana dokundum, çağlayandın buz parçaların biçti bedenimi, tomurcuklar doldu ağız aralığıma gürleyendin, kuvvetli, deli sel oluverdin, ruhum delirdi, su oldum. sana dokundum, sağırdın, sağdın edep yerlerimi, kuraktın, giderdin susuzluğunu ellerim dokundukça çekti zehri, sen oldum. Birgül Güven Çatalbaş Yanıt : Şiir ruhun yansımasıdır. |
içindekini bilemem
11.
içindekini bilemem içindekini bilemem karmaşıksındır belki ya da sadesindir benden farklısın belki kuşlara bakma nedenimiz farklı olabilir denizlerin mavisini seçmişsindir ben gecenin kan rengini seçmeye zorlanırken içindekini bilemem ruhun bedensiz kalmıştır görmeyeli benim bedenimde ruhsuzdur bir yer bulamazsan gel yanıma bedenim iki ruhu taşıyabilir senin için belki ben bedensizimdir sen ruhsuz bilemem içindekini bilemem aklında ejderhalar vardır belki bir brütüssündür kırmızıya bürünmüşsündür ruhun çok acı çekiyorsa tüm acını ben çekebilirim ruhun da kopan fırtınalara bırakabilirim kendimi savrulabilirim istediğin yere ama dudağından dökülen kelimeleri duyamadıktan sonra içindekini bilemem seyfi önder 10 ekim 2009 cumartesi 09.16 Yanıt: Şiir ; edebiyatın ölü doğmuş tek çocuğudur. |
GÖÇLER VE GİDİŞLER
12.
GÖÇLER VE GİDİŞLER kuş göçüyor (gölgesiyle) bir orospu koynunda saklıyor hançerini ve kutsuyor ilk müşterisini sırtından vuracak salaş bir otel odasında (tam önünü önüne yasladığında) "beşotuzsekiz treni" kalkacak birazdan (buca'dan) gökte deliler gibi bir bulut yerde yağmura bıçak sallayan deliler balçova'da tuğrul keskin şiir yazıyor önünde çizgisiz ak kâğıt aklıma alnın geliyor karşıyaka vapuru'nda roman okuyor şair "yenişehir'de bir öğle vakti" dul bir kadın dudaklarını siliyor (kirpiğinin kıyısında su damlası) benimse içimde sürekli bir eksilme hissi düşlerimdeki gizemi kim bilir aklıma gözlerin geliyor kuş göçüyor peşinde ikindi sonrasından kalan bir tutam gündüz kanadının kıyısında unutkan bir akşam pencere önünde usulca bir çocuk ağlıyor uzak yalnızlıklara yöneliyor yollar aklıma ellerin geliyor kuş göçüyor gökyüzü büyük denizlerin nehirler geçiyor nadas topraklardan kuş dağlardan ovalara sebepsiz seni düşünüyorum dar sokaklara dönüşlerimde aklıma gidişin geliyor kuş göçüyor gölgesiyle.! Salih GÖZEK yanıt: ŞİİR: Yazıldığında,şairinin anlatmak ve duyurmak istedikleriyle sözcükler arasında gördüğü "uçurum" dur.! |
TENİ SUDUR
13. |
ekim ayının şiiri etkinliği hakkında..
seçici kurul:
Sabit Kemal Bayıldıran Ahmet Ada Veysel Çolak Emel İrtem Ogün Kaymak'tan oluşmuştur.. Ürün yollamak için son birkaç gün içerisinde olduğunuzu tekrar hatırlatmak isterim... sevgiler ve saygılar hepinize... |
tarih..
25 ekim 2010 pazartesi gece yarısı etkinliğimize son ürün iletme tarihidir.. duyurulur..
|
ÇÜRÜK DÜŞLER DURAĞI
14.
ÇÜRÜK DÜŞLER DURAĞI 1 Suskun bir jiletle deşilirken rahmi ellerinin Yüzünün bozkırını dön rüzgâra Biletsiz şölendir çünkü ölüm Tekil çığlıkların senfoniye dönüştüğü Tören telaşında Çoklaşan /çoraklaşan yanılgılar/yangınlar size kalsın Hikâyeleri katledilmiş bir çocukluğun hükmü de Göğümü işgalde nicedir sivil kılıklı devriyesi yalnızlığın Çıkarttım arındım ve yundum Üstüme örülen sinsiliğinden yaşamın Dönmek ağrımaktı geçmişe Zemheri/mermeri bir gecenin terlemiş teninde Kıvrılan yollardan çok kıvrıldım dibinize Esnedi baldıranı kalbimin Acılarımı adınızla andım Şimdi ka(la)balık bir düşten düşer gibi Sokuluyorum dölü bozuk kınıma Kamburunu sırtımda gezdiren gözleri geleceğin Hafiften ve ıslak darbelerle Gardıma öykünme telaşında Dibi tutuyor yerin toprağın akrebin Ve dili geç-ik-miş mekân Ve ruhuma tükürüp duran Çürük düşlü klan Kusuyor safrasını dilime Kast-a kasıtlı çünkü telaşta her an 2 Düşlerinize iğrenmek gibi olmasın ama Bilinir yüce bir bilici olmadan da Olmak bir öykünmedir Rengini kaybetmiş sulara Yanılması/yanılsaması gibi yaşamın Kör bir balık size (b)aktıkça Özenç ESEN Antakya Yanıt: Şiir, şairinin gördüğüdür, okuyanın ise gözlüğü... |
VALİUM
15.
VALİUM Diş kanaması gül açtırır yastıklara Kaşıkların arasında gezinir ışıldayan yoksulluk Tozlu camların ardına sinmiş şehir Bekliyor sanki o tatsız haberi Hayır, beklenen olmayacak Baş ağrısı uzatır yolculuğunu ânın Zaman sararmış perdelere dolanır Arada bir uzatır başını sokağa Uykusuzluktan muzdarip bir pencere Evler diyor sandalyelere uzanıp Kapısız da girilir evlere Ama penceresiz yaşanmaz Sonra bir damar yırtılır göğsümde Zamandan ve mekândan münezzeh İşte yaşıyorum Buna yaşamak denirse. Filiz Göğer Yanıt Şiir: Cevabını bulamadığımız her şeydir... |
etkinlik bitimi
ekim aynın şiiri etkinliğimize ürün yollama süresi tamamlanmış seçici kurul değerlendirme süreci başlamıştır..
daha önce yayınlanmamış (internet ortamı da dahil) ürünlerinizi kasım ayının şiiri etkinliğinde değerlendirebileceğinizi hatırlatır.. katılımcı tüm arkadaşlara şiirakademisi adına teşekkür ederim.. |
şu Anki Saat: 22:12 |
Powered by vBulletin
Şiir Akademisi Forum